8 Aralık 2015 Salı

Google Drive

  




    Dosyaları bilgisayar veya mobil cihazlara kaydedip disk alanını işgal etmek yerine online bir depolama sistemine kaydetmek, dosyalara internet bağlantısıyla erişim sağlayıp bulut üzerinden dosya paylaşımı yapmak oldukça kolaydır.

     Google Drive, Web üzerinde kendimize ait bir alanda kişisel verilerimizin barındırılması amacıyla Google tarafından sunulan dosya depolama ve senkronizasyon hizmetidir. Google Drive kullanıcıları olarak bulutta dökümanlarımızı depolayabilir, dosya paylaşabilir ve kullanıcıların birbiriyle paylaştığı ortak belgelere ulaşıp bunlar üzerinde ortak çalışma yürütebiliriz. 

    Google Drive hizmetini kullanabilmeniz için bir google hesabımızın bulunması gerekir. Google Drive kullanıcılarına internet üzerinde dosyalarını barındırabilecekleri 15 GB'lık bir dosya barındırma hizmeti sunar. Kullanıcıya ücretsiz sunulan 15 Gb depolama alanı Google Drive, Gmail ve Google+ Photos hizmetlerini kapsar, bu kotayı bu 3 servis paylaşır. 15 GB üzeri depolama alanına sahip olmak isteyenler ise aylık ek ücret ödeyerek depolama alanı kapasitesini yükseltebilirler.

    Google Drive'ın ücretsiz alan dışında kullanıcılara belgelerini, dokümanlarını, sunum, araştırma ve çizimlerini yaratma, kaydetme ve senkronize etme imkanı veren entegre uygulamalarıda bulunur. Google Drive'da alenen paylaşılan dosyalar web arama motorları ile aranıp bulunabilir. Aynı zamanda izinleri düzenlemek için düzenleyebilir, yorum yapablir, görüntüleyebilir şeklinde erişim seviyesi de belirlenebilir. 

    Google Drive üzerinde depolanan veriler, OneDrive ve Dropbox gibi 256 bit değil, 128 bit AES (Advanced Encryption Standart) ile korunur. Google, yasal merciler tarafından mecbur tutulmadığı sürece verilerin içeriğine bakmayacağını özellikle belirtir. Fakat İstersek hesabımıza ekstra güvenlik eklemek için iki adımlı doğrulama kullanabiliriz.

   Google Drive'ın genel olarak arayüzü için basit ve sade diyebiliriz. Benimle paylaşılanlar başlığı altında bizimle ve arkadaşlarımızla paylaşılan ortak belgelere erişebiliriz. Drive'm bölümünde drive'ımızda bulunan, oluşturduğumuz, senkronize ettiğimiz ve yüklediğimiz her şeye ulaşabiliriz.























Google drive özellikleri

  •  Ücretsizdir.
  •  Sahibi Google Inc.'dir.
  •  Bir dosya barındırma servisidir.
  •  Google Drive 24 Nisan 2012 tarihinde hizmete başlamıştır.
  •  Dosyaların dilediğimiz kişilerle paylaşılmasına imkan sağlar.
  •  Dosyalar üzerinde yetki verdiğimiz kişilerle ortak çalışılmasına imkan sağlar.
  •  Dünya'nın her yerinden dosyalarımıza ulaşmamıza imkan sağlar.
  •  15 gb üzeri depolama alanı hizmeti ücrete tabiidir.
  •  Google drive ile çalışmak için tarayıcı eklentileri ve masaüstü yazılımları bulunur.
  •  Google Docs ile ofis programlarına yapabileceğimiz tüm işlemleri gerçekleştirebilir yeni excel ve word dosyaları oluşturabilir bunları Google drive alanımıza kaydedebiliriz.
  • Senkronizayson Sistemi : Windows / Linux / Mac
  • Mobil Uygulaması : Android, IOS, Windows Phone






2 Aralık 2015 Çarşamba

Daily Meeting4

Atadığım görevlere devam ettim. Görev olarak atamış olduğum yeni yardım etkinliği oluşturma işlemini gerçekleştirdim. Yardım etkinliği oluşturabilme işlemi için login olma durumunu zorunlu kılmak için authorize attribute'unu ekledim.Fakat  Session rollerini ayırmada sorun yaşadım. Bu konudaki eksikliğimden dolayı üye ve admin girişine göre kontrol edip admin ise etkinlik oluşturabilsin şeklindeki ayırımı gerçekleştiremedim.




1 Aralık 2015 Salı

Daily Meeting3

  Atamış olduğum görevleri gerçekleştirmeye devam ettim. Daha önce gerçekleştirdiğim aktif olan etkinliğin ana sayfada gösterilmesinden sonra bu etkinliğe katılma işlemini gerçekleştirdim. Ayrıca sadece üyelerin etkinliklere katılabilmesi için authorize özelliğini kullandım. Böylece etkinliğe katıl linkine tıklayınca eğer üye girişi yapılmadıysa giriş sayfasına yönlendirme yapılıyor. Etkinliğe katılan üyeler bağışta bulunmak istedikler kıyafetleri açılan sayfadaki formu doldurarak bildirmiş oluyor. Fakat burda yapılan etkinliğin id sini göndermede sıkıntı yaşadığım için bağış yaparken hangi etkinlik olduğunu kullanıcıdan soruyor otomatik olarak etkinliğin adını ekleyemiyor. Bu sorunu düzeltemediğim için üye aktif olmayan bir etkinliğede bağış yapmış olabilir.










Bulut Storage Servisleri
























  Bulut depolama, verilerimizi bulut servisi hizmeti veren firmaların kendi sunucularında saklayıp istediğimiz zaman istediğimiz yerden ulaşmamızı sağlayan bir hizmettir.Bulut depolama servisleri, internette kendimize ait bir depolama alanına sahip olmamızı sağlar. Bu alanı dosya paylaşımı veya yedekleme yapmak için kullanabiliriz. Bulut depolamayı, internet üzerinden erişebileceğimiz bir sabit diskimiz varmış gibi düşünebiliriz. Bu diske resim, müzik, film, önemli belgelerimiz gibi her türlü dijital dökümanlarımızı koyabiliriz. Bulut depolamayı kullanabilmemiz için online olmamız gerekir. İnternet erişimi olan her yerden kullanıcı adı ve parolamızla buluttaki verilerimize erişebiliriz. 
    Bulut depolama servislerini sabit disk veya flash disk gibi kullanabiliriz. Örneğin biriyle bir dosya paylaşmak istediğimizde dosyayı kullandığımız bulut servise yükleyip linkini istediğimiz kişiye göndererek böylece dosyayı istediğimiz kişiye ulaştırabiliriz. Ayrıca akıllı telefonlara bulut servisi hizmeti veren uygulamaları yükleyerek akıllı telefonlarda da bu servislerden yararlanabiliriz. Telefonumuzdaki fotoğrafları ve seçtiğimiz dosyaları da bu şekilde yedekleyebiliriz.
Bulut depolama servislerinden bazıları : Dropbox, Google Drive, OneDrive, SkyDrive, Yandex.Disk

Bulut depolamanın avantajları :

   En büyük avantajı internete bağlı olduğumuzda dosyalara anında erişebilmemizdir. Böylece usb bellek veya harici bellek taşımaktan kurtulmuş oluruz. Bulut depolama sistemlerine yüklenen dosyalar anında güncellenir. Böylece birden fazla kişi aynı farklı yerlerde de olsa aynı dosya üzerinde çalışabilir. Bulut depolama servisleri ile enerji ve zaman tasarrufu sağlanır.

Bulut depolamanın dezavantajları:

  Bulut depolamanın en önemli dezavantajı olabilecek güvenlik açıkları, dosyaların gizliliği sorunu ve dosyalara erişim için internete bağlı olma zorunluluğudur. Bulut servislerinde veri depolama hızı internet bant genişliliği ile sınırlıdır. Bu nedenle dosyaların aktarımı duruma göre uzun sürebilir.

  

















Storage hizmetleri ; Blob Storage, Table Storage, Queue Storage, File Storage.


BLOB STORAGE

  BLOB (Binary Large OBject) servisi büyük miktarda yapısal olmayan verileri tutmak için tasarlanmış bir hizmettir. Resim, müzik, video, text, binary, veritabanı yedekleri vs. gibi birçok dosya türü birçok amaç için ‘Blob Storage’de depolanabilir. Türkçe’deki karşılığı damla olan blob terimi de bulut üzerindeki herhangi bir tipteki ve boyuttaki bir dosyayı temsil etmektedir.
Storage Account: Tüm veri saklama servisleri için bir account bilgisine ihtiyaç duyulur. 
Container: Blob dosyalarının saklandığı ve kategorilendiği katmandır. Her bir Blob dosyasının bir Container’ı olmak zorundadır. Bir Storage Account altında sınırsız sayıda Container, bir Container altında da sınırsız sayıda Blob yer alabilir.
Blob:  Bulut üzerinde saklanan her bir dosya blob objesidir.




















TABLE STORAGE

  Table Storage büyük miktarda yapısal olan ve ilişkisel olmayan veriyi yani NoSQL verilerini depolamak için tasarlanmış bir hizmettir. Bir Storage Account oluşturulduğunda Table Storage de aktif olur. Table Storage içerisinde veritabanlarındaki satırlara benzer şekilde Entity adı verilen kayıtlar oluşturabiliriz. Entity’lerin her biri en fazla 1MB olabilir. NoSQL’in doğası gereği bu entitylerin yapısı aynı olmak zorunda değildir. Bu konsept, erişimin hızlı olmasını sağlayan denormalized dizaynın oluşmasını kolaylaştırır.





 


QUEUE STORAGE

   Azure Queue Storage büyük miktarda mesajlaşma verisini depolamak için tasarlanmış bir hizmettir. Uygulamalar arasında asenkron mesajlaşma imkânı tanır. Bir ‘Queue’de her biri en fazla 64 KB büyüklükte olan sınırsız sayıda mesaj depolanabilir. Bir Storage Account oluşturulduğunda Queue Storage de aktif olur.


















FILE STORAGE

  Azure File Storage, lokalde veya bulut üzerinde çalışan uygulamalar arasında paylaşılan bir depolama ortamı sunulabilmesi için tasarlanmıştır. Lokalde dosya paylaşımı gerektiren bir uygulama varsa kodlarda çok fazla değişiklik yapmadan bu uygulamayı buluta taşıyabiliriz. Bir Storage Account oluşturulduğunda File Storage aktif olur. File Storage içerisinde konumlayabileceğimiz dosyaların boyutu maksimum boyutu 1 TB olabilir. 
















30 Kasım 2015 Pazartesi

Daily Meeting 2

Görev olarak atadığım kayıtsız kullanıcıların yani ziyaretçilerin kulanacağı ana sayfayı oluşturdum. Ziyaretçilerin o an aktif olan yardım etkinliğini görebilmesi için gereken linq sorgusunu yazdım ve etkinlik geçmişini listeyen sayfayı oluşturdum. Aktif olan etkinliğin gösterilmesi için yazdığım linq sorgusunu eksik yazdığım için hata aldım ve baya uğraştıktan sonra hatamı görüp düzelttim. Ayrıca etkinlik ekleme, silme, güncelleme işleri yapan sayfaları oluşturdum. Daha önce yapılmış yardımların görüntüsünü temsil eden bir kaç resim ekledim.




Daily Meeting 1

   İlk olarak yapılacak projeye karar verip gereksinimleri analiz ettim. Projemi geliştirmek için scrum ve takım çalışmasının takibi için TFS kullandım. Visual Studio online da projeyi oluşturup backlogları girdim. Daha sonra backlogları splitlere bölerek bu splitleri de görev olarak atadım. Visual Studio dan TFSye bağlanark kendime atadığım önceliği yüksek olan ilk görevi seçtim. Proje için Asp.Net ile Mvc template i kullanmayı tercih ettim. Bu nedenle belirlediğim ilk görevim projenin veritabanı için tabloları oluşturup Asp'den veritabanına bağlanarak modeli oluşturmaktı. Bunu gerçekleştirirken bir sıkıntı yaşamadım. Böylece projenin Modelini oluşturmuş oldum.








29 Kasım 2015 Pazar

   Yazılım Mühendisliği


   Yazılım, herhangi bir boyuttaki herhangi bir tür donanımda çalışan bilgisayar programını ve elektronik ortamdaki her tür dökümanı içeren ürünlerdir. Yazılım mühendisliği ise karmaşık yazılım sistemlerinin belirli bir hedefe ve sisteme dayalı olarak iş bölümü yapılarak, belirli prensipler, yöntemler, araçlar kullanılarak geliştirilmesidir. Yazılım mühendisleri oluşturulacak yazılım ürünü ile ilgili müşteri ilişkilerini kurar, müşterilerden aldığı bilgiler doğrultusunda analiz yapar, tasarım yapar, program için gerekli kodları yazar, programı test eder ve yazılımı sorunsuz şekilde çalışır hale getirir. Bununla birlikte oluşturulmuş olan yazılımların bakımından da sorumludur. 

   Yazılım Mühendisliği Süreçleri

    Yazılım geliştirme, sadece kod yazarak ortaya bir yazılım ürünü çıkarmak değildir. Bu sadece yazılım geliştirme sürecinin bir bölümüdür. Yazılım geliştirme, yazılımın hem üretim hemde kullanım süreci boyunca geçirdiği tüm aşamalardır. Yazılım geliştirmede çok sayıda süreç ve model bulunur. Bu süreç modelleri ile projenin karmaşıklığı azaltılarak karışıklığı önlenmiş olur.

Yazılım geliştirme süreçlerinin ana katmanları :

Analiz : Problemin tanımlanması ve anlaşılması, problemin çözümü olan yazılımın nasıl yapılacağı, ne yapacağının belirlendiği aşamadır. Problemin doğru bir şekilde tanımlanması çok önemlidir. 

Tasarım : Analiz aşaması sonucunda belirlenen gereksinimlere yanıt verecek yazılımın temel yapısının oluşturulduğu aşamadır. Tasarım aşaması ile yazılımın hem kullanıcı arayüzü hemde programın omurgası oluşturulmuş olur. 

Kodlama : Eldeki tasarım doğrultusunda yazılımın gerçekleştirilmesi aşamasıdır. Yazılım geliştirme ortamının, programlama dilinin, veritabanı yönetim sisteminin yazılım geliştirme araçlarının seçimi bu aşamada gerçekleştirilir.

Test : Kodlama sürecinin ardından elde edilen yazılımın beklentileri sağlayıp sağlamadığını kontrol etmek için gerçekleştirilen sınama ve doğrulama aşamasıdır. Hata ayıklamada kolaylık sağlaması için erkenden ve sık sık test edilmelidir.

Bakım : Üretilen yazılımın tesliminden sonra da oluşan hataları giderme ve yeni özellikler ekleme aşamasıdır. Yazılımın kullanılmaya başladığından itibaren geçerli süreçtir.

   Klasik Yöntem ve Trendler

Waterfall Model :  Şelale modeli olarak da bilinir. Bu modelde bulunduğun aşama bitmeden önce bir sonraki aşamaya başlanamaz ve her aşamanın sonunda döküman oluşturulup projeye devam edilip edilmeyeceği yorumlanır. Küçük çaplı, kolay, sorunların net bir şekilde ortaya konulduğu projelerde kullanılabilir. Esnek bir yapısı olmadığı için müşteri ihtiyacına göre sonradan ekleme, çıkarma yapılacak büyük çaplı projelerde safhaların en baştan uygulanması gerektiğinden bununda maliyeti arttırmasından dolayı böyle projelerde tercih edilmemelidir.

V Model : Verification and validation model waterfall'daki gibi sistem gereksinimleri belirlenmelidir. Waterfalldan farklı olarak test planı yazılım geliştirmeye başlamadan oluşturulur. Bu modelin kullanılabilmesi için müşterinin ne istediği net olarak bilinmelidir. gereksinimleri belli olan küçük büyük bütün projelerde kullanılabilir.

Incremental Model : Sistem her bir işlevi yerine getiren incrementlerden oluşur. Müşteri gereksinimleri önceliklendirilerek yüksek öncelikli olanlar ilk olarak gerçekleştirilir. böylece ana sürüm elde edilir. Daha sonra diğer önceliklerde bu sürüme fonksiyon olarak eklenir. Bu süreç bütün incrementler eklenene kadar devam eder.

RAD (Rapid Application Development) Model : Hızlı uygulama geliştirme modelidir. 4 aşamadan oluşur: ihtiyaçların planlanması, kullanıcı destekli tasarım, yapılandırma, uygumaya geçiş. 


  AGILE DEVELOPMENT :

   Agile (çevik) dünya üzerinde kabul edilen yöntemler arasında en hızlı ve güvenli proje geliştirme yaklaşımıdır. Çok kapsamlı olmayan ve belirsizliğin çok fazla olduğu projeler için çok kullanışlı bir yöntemdir. Waterfall modelinin aksine proje başlangıcında detaylı tanımlama yapılmadığından müşterinin proje ekibiyle bir arada  çalışmaya istekli olması önemlidir. Tanımlama, tasarım ve gerçekleme süreçleri eş zamanlıdır. 

Agile Prensibleri  :
  • Bireyler ve arasındaki etkileşim, kullanılan süreç ve araçlardan daha önemlidir.
  • Portatip ürün, anlaşılır dökümantasyondan daha önemlidir.
  • Müşteri ile ilişki, müşteri sözleşmesinde yazanlardan daha önemlidir.
  • Değişime dapte olmak, yapılan plana ne olursa olsun bağlı olmaktan daha önemlidir.
  • Projeleri aşamalı olarak geliştirmeyi öngörür.
  • Amacı çok kısa döngülerle sık çıktılar üretmektir.
  • Kalite tarifi müşterinin üründen beklentileri karşılamasıdır.
  • Risk iterasyonlardan ve maksimum etkileşimden dolayı minimumdur.
Farklı Agile Frameworkler :
  • Scrum
  • Extreme Programing
  • Lean Software Development
  • Feature Driven Development
  • Dynamic Systems Development Method

SCRUM

Bir Agile frameworküdür. Adını Rugby isimli oyundan alır. Rugby gibi takım toplanır, planlama oyunu oynar ve görevler dağılarak herkes tek bir hedef için çalışır. 3 temel kavram vardır: Roller (Roles), Toplantılar (Meetings), Kavramlar/Araçlar (Artifacts).
1-Roller : 
-Ürün Sahibi (Product Owner) : Ekibin bir parçasıdır, detayları takip eder, geri dönüşler verir.
-Scrum Yöneticisi (Scrum Master) : Takımın Scrumun temel değerlerine ve kurallarına bağlı kalmasını garanti altına alır. Takımın kendi işine yoğunlaşmasını sağlayarak üretkenliğin artmasından sorumludur.
-Takım (Team) : Devamlı iletişim halinde olan ve tek bir hedefe ulaşmak için mücadele eden kişilerden oluşur. Kendi kendilerini organie ederler. Çalışma sonuçlarını belli aralıklar ile ürün sahibine gösterirler. Takım üyeleri; geliştiriciler, testçiler, analistler, tasarımcılardan oluşabilir.
2-Toplantılar (Meetings) :
-Sprint Planlama (Sprint Planinng) : Geniş kapsamlı gereksinim listesinin çıkarılması, gözden geçime olası gereksinim değişikliklerinin belirlenmesi, geliştirme araçları ve altyapısının onaylanması.
-Günlük Scrum Toplantısı (Daily Meeting) : Bu kısa toplantı her iş gününde belirlenen saatte gerçekleştirilir ve tüm takım katılır. Takımın ilerleyişini ve karşılaştıkları engelleri görmek için önemli bir fırsattır. ekipteki üyeler dün ne yaptım? bugün ne yapacağım? karşılaştığım sorunlar neler? şeklindeki soruları cevaplar.
3-Kavramlar/Araçlar (Artifacts) : 
-Product Backlog : Öncelikli sıralarına göre listelenmiş ürün gereksinim ve fonksiyonlarının bulunduğu bir liste kaydıdır.
-Sprint Backlog : Bir sprint boyunca geliştirilmesi gereken gereksinim ve fonksiyonların bir liste kaydıdır. 
-Sprint Kalan Zaman Grafiği (Burndown Chart) : Bu grafik, sprint boyunca işlerin ne kadar yapıldığı ile ne kadar yapılması gerektiğinin karşılaştırıldığı grafiktir.

Sosyal Yardımlaşma Projesi 

    Sosyal yardımlaşma projesi  yardıma ihtiyacı olan insanlara ulaşabilmek ve onlara kıyafet yardımında bulunmayı amaçlayan bir web uygulamasıdır. Bu projede geliştirilen uygulama sayesinde insanların yardım yapılabilmesi için düzenlenen etkinliklerden haberdar olmaları ve istedikleri etkinliğe katılarak yardımda bulunabilmeleri amaçlanmıştır.
   Projedeki roller sayfayı ziyaret eden kayıtsız kullanıcılar, üyeler ve yöneticilerdir. 
   Ziyaretçiler, sadece yardım yapılan kurumların hangileri olduğunu düzenlenen yardım etkinliklerini görebilir. Fakat düzenlenen etkinliklere katılıp yardımda bulunamaz. 
   Üyeler, yardım yapılan kurumları, düzenlenen etkinlikleri görebilir ve bu etkinliklere katılarak yardımda bulunabilir. 
   Yöneticiler, yardım yapılacak kurumları belirleyip bu kurumlar için yardım etkinliği düzenler. Etkinliğe katılan üyeleri ve bu üyelerin bağışta bulundukları ürünleri görebilir ve yapılan bu bağışların yeterliliğine göre etkinlikleri sonlandırabilir. 

Sosyal Yardımlaşma Projesi Backlog'ları :

  • Ben kayıtsız bir kullanıcı olarak sistemdeki etkinlikleri görebileyim ki gerçekleştirilen etkinlikler hakkında fikir sahibi olabileyim.
  • Ben bir üye olarak sisteme kayıt olabileyim ki sistemdeki gerçekleştirilen etkinlikleri görebileyim ve o etkinliğe katılabileyim.
  • Ben bir üye olarak etkinliğe katılabileyim ki bağış yapabileyim.
  • Ben bir üye olarak bilgilerime erişebileyim ki onları güncelleyebileyim.
  • Ben bir yönetici olarak bir etkinlik düzenleyebileyim ki üyeler etkinliklere katılabilsin.
  • Ben bir yönetici olarak yapılacak yardım etkinliğine katılanları görebileyim ki toplanacak yardım hakkında fikir sahibi olabileyim.
  • Ben bir yönetici olarak etkinliğe katılanların yaptıkları bağışları görebileyim ki yeterli seviyeye ulaştığında etkinliği sonlandırabileyim.
  • Ben bir yönetici olarak yapılan yardımlar yerine ulaştığında etkinliğe katılanlara bildiri/e_mail gönderebileyim ki etkinliğe katılanları yapılan yarıdmın yerine ulaştığına dair haberdar edebileyim.






    







    

29 Ekim 2015 Perşembe

Cloud Web Hosting

   Web Sitesi Nedir?

     Web Sitesi, metin, görsel, animasyon şeklindeki sayfalarıyla bu sayfaları ziyaret eden ziyaretçilere her konuda bilgi aktaran, hizmet veren kişi yada kurumlara ait web sayfalarının tümünün oluşturduğu döküman topluluğudur. 
     Web Siteleri statik ve dinamik olmak üzere ikiye ayrılır: Statik web sitesi sadece siteyi oluşturan kişinin düzenleyebildiği çok fazla güncelleme gereği duyulmayan genellikle kartvizit tarzında kullanılan sitelerdir. Dinamik web siteleri ise güncel haberleri takip edebildiğimiz sosyal ağda kullandığımız herkesin kullanıcı adı ve parolayla giriş yapıp belirli kısıtlamalar dahilinde istediği düzenlemeleri yapabildiği sitelerdir. Web siteleri sayesinde kişisel blogları düşündüğümüzde ilgilendiğimiz alanlar hakkında edindiğimiz bilgileri yazıp paylaşarak bilgi alışverişi yapabilir, e-ticaret siteleri sayesinde herhangi bir yere gitmek zorunda olmadan yurt içinden, yurt dışından elektronik alet, kıyafet, ayakkabı, ev aksesuarı gibi istediğimiz herşeye kolaylıkla sahip olabilir, güncel haberleri takip edebilir ve aklımıza takılan her konu hakkında bu sitelerden çokça  kaynak bulabiliriz. 

          

    Bulut Sunucu (Cloud Web Hosting)



   Öncelikle web sunucu ve hosting kavramlarından bahsedecek olursak ; internette site
yayınlamak için özel olarak üretilmiş, internete hızlı bağlantısı olan, yüzlerce               kullanıcıya aynı anda hizmet verebilecek dosyaların bir bilgisayarda saklanması gerekir.
Web siteye ait dosyalar için depo görevi gören bilgisayarlara web sunucusu, bu veri saklama ve yayınlama yani kelime anlamıyla barındırma işlemine web hosting denir.
    Cloud hosting birden fazla sunucunun birbirine bağlanması ile oluşan bir servistir. Kaynağı dinamik bir  şekilde ihtiyaca göre ayarlanabilen bir alt yapıya sahiptir. Daha fazla veye daha az alana veya bant genişliğine ihtiyacımız olduğunda cloud  hosting ihtiyacımıza uygun  şekilde otomatik ayarlar. Böylece daha az alan kullandığımızda kullanmadığımız kaynağın parasını ödemiş olmayız. İhtiyacın kadar kullan ve kullandığın kadar öde mantığıyla çalışır. Cloud hosting ile web sitesi birden fazla sunucu da barındırıldığı için biri kapanırsa  diğeri devreye girer. Böylece web sitesi aksamadan çalışmasına devam eder.
    Klasik hostingden daha esnek, kaynaklar ve maliyet bakımından daha verimli ve daha sorunsuz bir hizmet sağlar.














      

15 Ekim 2015 Perşembe

Bulut Bilişim ve Sanallaştırma



    Bulut fiziksel birşey değil sunucuların oluşturduğu bir ağdır ve bu sunucuların herbirinin ayrı bir fonksiyonu vardır. Bunlardan bazıları çeşitli uygulamaları çalıştırma, bir servisi işletme gibi işleri yapıyorken bazıları veri saklama işi yapıyorlar. Sahip olduğumuz tüm uygulama, program ve verilerimizin sanal bir sunucuda yani bulutta depolanması ve internete bağlı olduğumuz herhangi bir ortamda cihazlarımız ile bu bilgilere, verilere, programlara kolayca ulaşım sağlayabildiğimiz hizmetlere Bulut Bilişim diyoruz.

    Bulut bilişimin avantajları :
  • Şirketler için düşündüğümüzde kendi donanımını almak yerine sadece kullandıkları kadar ödeyerek bulut servislerini kullanmak çok daha caziptir.
  • Bireysel kullanıcılar için bulutun en iyi yanı güvenli bir yedekleme imkanı sunmasıdır. Böylece verilerimizin kaybolma riski en aza indrilir. 
  • Bulut depolama ihtiyacımız olan bir belgeye internet kullanabileceğimiz herhangi bir yerden kolaylıkla erişimi mümkün kılar.
  • Bulut bilişimin bir diğer avantajı  cihaz ve yer bağımsızlığıdır. Kullandığımız cihazdan tamamen bağımsız olarak bir web tarayıcısı kullanarak bulunduğumuz yerden sistemlere erişebilme imkanı sunar.

    Bulut Bilişimin dezavantajları nelerdir?
    
  • Sanal ortamda depolanan verilerimize ulaşabilmemiz için internet bağlantısının olması gerekmekte yani internet olmayan durumlarda verilerimize erişmeyiz.
  • İnternete bağlı olarak internet  hızımız düşük ise veri alış-veriş hızınız da o derece yavaş olacaktır. 
  • Ayrıca sanal sunucularda saklanan verilerimizi kötü amaçlı kişilerin ele geçirme olasılığını düşünürsek güvenlik açıkları da en büyük dezavantajlarından biridir.
  
   Bulut Bilişiminin 4 ayrı tipi vardır. Bunlar ; public cloud, private cloud, hybrid cloud, community cloud.

   Public Cloud (Genel Bulut):

    Depolama ve diğer kaynakların bir hizmet sağlayıcı tarafından genel kullanıcılara sunulan bu hizmetler ücretsiz erişimlidir veya kullanım başına ödeme modeliyle ücretlendirilirler. Buna örnek olarak kullandığımız elektronik postaları gösterebiliriz. Bu elektronik postalara hiçbir para ödemeden bunların çeşitli özelliklerini kullanıyoruz. Bu tipi küçük ve orta ölçekli şirketlerde kullanabiliriz. Public Cloud`da ne kadar kullanıyorsak, o kadar da ödeme yapıyoruz demektir.

   Private Cloud (Özel Bulut):

   Private Cloud daha büyük şirketler ve bilgileri daha önemli olan şirketlerin tercih ettiği bir bulut teknolojisi tipidir.

   Hybrid Cloud (Melez Bulut):

   Hybrid Cloud Public ve Private Cloud’un birleşiminden ortaya çıkan yapılardır. Güvenlik ve gizliliğin daha önemli olduğu ve tedbirin yüksek tutulması gereken yerlerde Private Cloud teknolojisi kullanılır, ancak güvenlik tedbirlerinin daha düşük düzeyde tutulabileceği alanlarda Public Cloud kullanmak daha mantıklıdır.

   Community Cloud (Topluluk Bulut):

   Bulut üzerinde aldığımız herhangi bir hizmeti eğer birkaç şirket ile ortak kullanıyorsak, buna Community Cloud denir.




   Bulut Bilişim Hizmet modelleri

  Bulut Bilişim hizmeti Infrastructure as a Service (IaaS), Platform as a Service (PaaS), Software as a Service (SaaS) olarak 3 şekilde sunulmaktadır.

   Infrastructure as a Service (IaaS)

   Bulut Bilişim’in en temel hizmetidir.  Ağ üzerinden güvenli erişim imkânı sunan dinamik veri depolama alanı, işlemci kaynaklarının sanal olarak sunulması ve ağ hizmetleri gibi servisler, bulut bilişim alt yapı servisi örnekleridir. Kullanıcının bulut alt yapısında yönetim işlevi bulunmamaktadır. Fakat işletim sistemi, veri depolama alanı ve sınırlı olarak ağ bileşenleri (güvenlik duvarı gibi) üzerinde kontrol sağlayabilmektedir. Bu modelde işletim sistemleri ve uygulama yazılımlarının onarımından, sürdürülmesinden bulut hizmeti alan sorumludur.

   Platform as a Service (PaaS)

   Bu hizmet modeli uygulama geliştiricilerei yazılım ve donanım katmanlarını sunarak projelerini geliştirme imkanı sunar. Bu hizmet sistem yönetimi, işletim sistemi, programlama dili ortamı, veri tabanı vs. gibi platformlar sunar. Sistem yönetimi hizmet sağlayıcı tarafından gerçekleştirildiği için siz sadece uygulamaları ve verilerinizi yönetirsiniz. Örneğin PHP ile bir yazılım kodladınız. Kodladığınız yazılımın SQL ve web sunucu altyapısı ile uğraşmak zorunda kalmazsınız.

    Software as a Services (SaaS)

    Bulut alt yapısı kullanılarak, web tabanlı çeşitli yazılım ve uygulamaların (örneğin e-Posta) bulut sistemi kullanıcısına sunulmasıdır. Kullanıcının sunucu, işletim sistemi, veri depolama alanı üzerinde yönetim işlevi bulunmaz. Kullanıcı sunucu bilgisayar üzerindeki yazılımı çalıştırmak için herhangi bir yazılım kurulumuna ihtiyaç durmaz.


   Bulut depolama hizmetleri için örnekler: 

   Dropbox,  Google Drive, SkyDrive, iCloud, Yandex.Disk, OneDrive, Turkcell Akıllı Bulut, TTNET Bulut, Ubuntu one, ...


                                 SANALLAŞTIRMA NEDİR?

    Sanallaştırma, mevcut fiziksel kaynağı mantıksal parçalara bölerek fiziksel kaynağı daha verimli kullanmaktır. Sanal makine işletim sistemi ile bilgisayar platformu arasında bir sanal ortam yaratır ve bu sanal ortam üzerinde yazılımların çalıştırabilmesine olanak sağlar. Örneğin windows kurulu olan bir bilgisayara başka bir windows sürümü veya Linux işletim sistemi kurabiliriz. Kuracağımız işletim sistemi, asıl işletim sisteminden bağımsızdır fakat donanım kaynaklarını ortak kullanırlar.

   SANALLAŞTIRMA MODELLERİ

– Server Virtualization (Sunucu Sanallaştırma)

– Storage Virtualization (Depolama Sanallaştırma)

– Network Virtualization (Ağ Sanallaştırma)

– Aplication Virtualization (Uygulama Sanallaştırma)

– Desktop Virtualization (Masaüstü Sanallaştırma)

    Sanallaştırmanın yararları
  • İki farklı işletim sistemi kullanmak istediğimizde sanallaştırma kullanarak aynı anda iki farklı işletim sistemi kullanabiliriz.
  • Güvenmediğimiz bir yazılımı önce sanal makinede test edip daha sonra ana makinede kullanabiliriz.
  • Sanal makine oluşturulacağı zaman, sanal makinenin kullanacağı kadar bir donanım tahsis edilir.Kullandığımız donanım (Ram,işlemci,hard disk) paylaşımlı olarak kullanıldığı için donanım verimli şekilde kullanılır ve performans artışı sağlanır.
  • Bir yerde onlarca server olduğunu düşünürsek, bunların hepsi için donanım,soğutma ve elektrik masrafı olacaktır.Sanallaştırma ile bu server’ları bir server içerisinde toplayarak enerji ve zaman tasarrufu sağlanabilir.
  • Ayrıca fiziksel bir sunucu oluşturmak günler, haftalar sürerken sanal sunucu oluşturmak birkaç dakikamızı alır.
  • Merkezi yönetim ile tüm sunucuları tek bir merkezden izleme ve raporlama imkânı sağlanır.
  • Herhangi bir problem anında, sanal sunucuları çok hızlı bir şekilde yeniden çalışır duruma getirebilme imkanı vardır.

14 Ekim 2015 Çarşamba

Kütüphane veya öğrenci bilgi sisteminde neden sanallaştırmaya ihtiyaç duyulur

             Öncelikle sanallaştırma fiziksel bir makineyi mantıksal parçalara bölerek daha verimli kullanmamıza yarar. Kütüphane sisteminde veritabanında çok fazla kitap bilgileri tutulmaktadır. Sanallaştırma ile hem bu veritabanındaki iş yükünü azaltabilir hemde sistemi daha verimli kullanabileceğimiz hale getirebiliriz. 

             Öğrenci bilgi sisteminde öğrencinin kişisel bilgileri, her dönem için ayrı ayrı almış olduğu ders bilgileri, ders planı, danışman bilgileri gibi bilgiler yer almaktadır. Üniversitedeki çok fazla öğrenci sayısını da düşünürsek bu öğrenciler için gerekli bilgileri fakülte, bölümlerine göre ayırarak sanallaştırmayla daha verimli hale getirebiliriz. Ayrıca  ders kayıt dönemlerinde sunucuları arttırarak derskayıtlarını daha hızlı hale getirebiliri.

,